Elhamdülillah, Allah Ta’aala bize ‘eleştiri’ edebilmeyi nasib etti. Fakat, bunu kendimizde uygulamak bizim sorumluluğumuz – başkalarını eleştireceğimize, kendimizi eleştirebilmeliyiz.
Bunu başarabilirsek o zaman inşhallah:
- kesin olarak kalbimizde olduğunu bildiğimiz kusurları farketmeye başlarız;
- başkaları hakkında yaptığımız tahminler ve ön yargıların, kendimiz hakkında kesin olarak var olduğunu bildiğimiz kusurların yanında hiç kaldığını anlamaya başlarız;
- Allah Ta’aal’ya yaklaşmak için adım atmaya, kusurlarımızı gidermeye, doğrulmaya başlayabiliriz; ve, belkide en önemlisi
- Allah Ta’aala dışında, hicbirşeyin değeri olmadığını – eleştirdiğimiz kişilerden daha iyi olmadığımızı anlar, ve Allah Ta’aala’nin tek değer olduğu gerçeğini fark ederiz – Ulu olan, Övgü ve Şükür’e değer tek şey O.
Övmeye değer birşey varsa hayatında, övgünü O’na sakla; başkalarında kritize edilecek durum varsa, kritizeni kendine sakla.
(Kaynak: Husain Abdul Sattar’ın “Recognizing our Place Before Allah” sohbetinden notlar)